9 Haziran 2017 Cuma

22 - ÖZGÜRLÜĞÜN TÜRKÜSÜ

Sabahın terini silmek için kalkmadın daha
sınırsız olan doruklara da çıkmadım
sanılmasın ki ben bir şiirim dağlarda
sapsarı bir ağacın son yeşil yaprağıyım yalnızca

Kapılarımın kilidini denizlere attım
kaskatı kesilmiş ellerimi banıp yağmurun sesine
kimselerin bilmediği aşklara ağladım
sakin esen  ılık bir rüzgarım
sevgisiz kalmış yüreklere

Ayıkladım gökyüzünü yıldızlardan
artık kimse sormasın "Nerde onlar?" diye
ayakları patlamış bir delikanlıya verdim hepsini
aydınlığı arayan gözlerde bir damla ışık olsun diye

Öptüm ağzından bir güzel sevdanın
örümcek tutmuş evlerin çocuksuz pencerelerine
ördüm ördüm dağıttım sıcacık  kardeş kollarını
ölümün alıp götürdüğü denizin son çocuğuyum ben

Öylesine sahipsizdi ki kuşlar
yuva yaptım, teker teker hepsine
yanıp tutuşmuş kağıtların ortasına düşüp de,
üşüdüm.
kitapları yitmiş bir ülkede
son sayfayım ben.

                        30 Eylül 1988 Ankara


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder